22 Ocak 2013 Salı

FARKINDALIK TERAPİSİ...


                                
      Ahmet Bey, iki saattir  aracını kullanmaktaydı. Boğaz köprüsünden geçeli  yaklaşık bir saat olmuştu.   Aracına binişini, geçtiği yolları, köprünün o olağan üstü güzel manzarasını hiç hatırlamıyordu.  Bu işte bir gariplik vardı, sanki "otomatik pilot "  aracı kullanırken kendiside iç dünyasında hayallere dalmıştı. Dış dünya gözünden silinip gitmişti...
      Mehmet Bey, saatlerdir kitabı elinden düşürmeden  okumaktaydı.  Bazen Arkadaşları ona,  "kitap kurdu " diye takılırlardı.  Bugün okuduğu kitabın neredeyse son on sayfasından hiçbir şey anlamamıştı. Gözleri son hızla okurken, zihninden okuduğuyla ilgisi olmayan bir sürü düşünce akmıştı. Aklı tamamen başka yerlerdeydi.  
      Eminim ki sizinde,  " evet yaa çoğu zaman ben de bu durumu  sık yaşıyorum." Dediğinizi  duyar gibiyim.  Sebebi dalgınlık.
     DALGINLIKTAN NASIL KURTULABİLİRİZ?
      Cevabım;   " Yaşadığınız anın farkındalığı’nı arttırmanız gerekir "  olacaktır. 
      Geçmişte yaşadığımız olumsuzlukların  pişmanlığa sürükleyen "keşke” li cümleleri,  gelecekle ilgili kaygılarımızı  arttıran" Eğer " li cümleleri, üzüntülerimiz, düş kırıklıklarımız,  kötü iç konuşmalarımız,  bizi  yaşadığımız anın farkındalığından uzaklaştırırken, oluşan olumsuz duygular yaşam kalitemizi bozabilir.
    FARKINDALIK NEDİR?
     Yargısız bir şekilde şimdiki ana  odaklanabilmek, beynimizle değil, gözümüzle yorum yapmadan görebilmek.
     Tanımı, daha da somutlaştırırsak; gördüğümüz nesneleri, duyduğumuz sesleri, tenimize temas eden elbisemizi, soğuk, sıcak  havayı, ortamın kokusunu, içtiğimiz çayın tadını, yediğimiz yemeğin lezzetini, manzarayı, okuduğumuz kitabın konusunu,  suyun sesini, çiçeğin rengini, renk uyumunu, sabah kalktığımız zaman aldığımız  nefesin havanın ciğerlerimize dolmasını, dışarı çıkışını, diş macununun kokusunu, tadını, banyo yaparken suyun bedenimizdeki hissettirdiği sıcaklığı, soğukluğu; dışarı çıktığımızda yollar, tabelalar, insanların telaşe si, koşturması, ağaçların açan veya dökülen yapraklarına, beynimizle değil gözümüzle olduğu gibi yargılamadan görebilmeliyiz.. Bu bir farkındalık terapisidir.  Dış dünyamızda ki bize önemsiz gibi gelen ayrıntıların, farkında olabilmek bizi olumsuz iç konuşmalarımızdan sıyrılmamıza yardımcı olur. Bunun yanında mizah duygumuzu da asla kaybetmemeliyiz.
     FARKINDALIK FORMÜLÜ ;FARDİYAR6
Etrafınızı dinlediğiniz zaman duyabildiğiniz sesin=>2 ' sini duy, 
Bedeninize temas eden giysinin=>2’sini hisset
Etrafındaki eşya, cisim veya manzaranın=>2 ' sini gör.
    
FARKET, KKAT ET, YARGISZ DÜŞÜN  
Asla geri gelmeyecek olan anın,  hakkını verebilmeniz dileğiyle…..                                              
 Hakkı Güleç             hgulec58@hotmail.com
                

0 Yorum:

Yorum Gönder

Kaydol: Kayıt Yorumları [Atom]

<< Ana Sayfa